H. P. Lovecraft uyarlamalarıyla tanınan ve bu sene kaybettiğimiz Stuart Gordon’ın çektiği Stuck (Çıkış Yok, 2007), yönetmenden aşina olduğumuz korku türü yerine kanlı bir gerilim filmi. Gerçek bir olaydan ilham alınarak çekilen yapım, Gordon’ın yönetmenliğini yaptığı son filmdi ve 2008’de ülkemizde de vizyona girmişti.
Filmin konusunu kısaca özetlersek; hastanede çalışan Brandi, bir gece eve dönerken orta yaşlı bir adama çarpar. Arabanın ön camından beline kadar giren adamla beraber evinin garajına ulaşan Brandi, hastaneyi aramak yerine adamdan kurtulmanın yollarını arayacaktır.
Kaza gerçekleşmeden önce Brandi ve kurbanı Thomas’ın günlük hayatına şahit oluruz. İşinde yükseleceğine dair bir haber alan Brandi, vardiyası olmamasına rağmen cumartesi çalışır ve yaşlılara büyük bir şefkat ile yaklaşır. Thomas ise işsiz kaldığı için yaşadığı pansiyondan atılmış ve bir kucak dolusu kıyafeti haricinde elinde hiçbir şey kalmamıştır. Gittiği iş görüşmesi de bir yanlış anlaşılma sonucunda ileri bir tarihe ertelenir ve beş parasız bir şekilde sokakta kalır. Evsiz kaldığının ilk gecesinde Brandi ile elim bir şekilde karşılaşmaları ise ikisinin de hayatını değiştirecektir. Filmin giriş kısmı dahil olmak üzere çok göze sokmadan yapılan sistem eleştirisi, küçük mesajlar halinde önümüze gelir. Brandi’nin iş hayatında sömürülmesi, takım elbiseli Thomas’ın bir gecede evsiz kalarak sahip olduğu sınıftan düşmesi ve iş bulma kurumundaki yaşadığı talihsizlik, iş hayatındaki adaletsizliği gözler önüne serer.
Diğer bir önemli nokta ise evsizlere bakış açısıdır. Kaza öncesinde Thomas’ın evsizler hakkında hiçbir bilgisi yoktur. Birbirlerine benzememelerine rağmen yeni sınıfdaşı yani deneyimli bir evsiz ile ilk karşılaştıklarında Thomas’a hayat dersi verir ve kendi kültürüne katılabilmesi için ona bir market arabası hediye eder. Fakat Thomas’ın şansı dönmek yerine aksine tepetaklak olur. Kazadan sonra sevgilisinden yardım isteyen Brandi, kurbanın bir evsiz olduğunu söylediğinde umursamaz bir tavırla karşılık bulur. Çünkü bir evsizi öldürüp hapse girmek neredeyse imkansızdır.
Filmdeki üçüncü mesaj ise mülkiyet ve daha da önemlisi göçmenlerin sınır dışı edilme korkusudur. Thomas’ın yardım çığlıklarını duyan Meksikalı bir çocuk, polisi aramak ister ama babası göçmen oldukları için karşı çıkar. Evsizler gibi diğer bir dışlanmış sınıf olan göçmenler de suça karşı çıkmak yerine sahip oldukları sınıf yüzünden ve dikkat çekmemek adına sisteme kulağını tıkamak zorunda kalır.
Filmin vermek istediği mesajları bir kenara bırakıp türüne baktığımızda ise en az bir korku filmi kadar kanlı ve kara komedi kadar trajikomik bir tarafının olduğunu görüyoruz. Body horror ile haşır neşir olan yönetmenden bekleneceği üzere rahatsız edici birkaç sahneye rastlamak mümkün. Eğer Fargo dizisinin 2. sezonunu izlediyseniz filmle benzer bir yan hikayeye sahip olduğunu fark etmeniz de mümkün. Ayrıca Hint yapımı olan Accident on Hill Road (2010) filmi de aynı konuyu işliyor. En başta belirttiğim gibi gerçek bir hikayeden uyarlandığı için başka yapımlar da bu enteresan olayın peşinden gitmiş. Yeri gelmişken 2001’de gerçekleşen olaya da kısaca değinelim. Eski bir hemşire olan Chante Jawan Mallard, evsiz Gregory Glenn Biggs’e arabasıyla çarpar ve adam ön cama sıkışır. Mallard, arabasını garajına çeker ve adam ölene kadar hiçbir müdahalede bulunmaz. Sonrasında birkaç arkadaşının yardımıyla cesedi bir parka atar ve yakmaya çalışır. Olaydan dört ay sonra bir partide işlediği cinayet hakkında konuşur ve yakayı ele verir. Yaklaşık 50 yıl ceza alır. * Filmin giriş ve gelişme kısmının gerçek olayla bayağı örtüştüğünü fakat bir yerden sonra gerçeklikten uzaklaştığını söyleyebiliriz. Yani olayı bilip spoiler yemeden gönül rahatlığıyla filmi izleyebilirsiniz.
Mena Suvari ve Stephen Rea’nın başrolde olduğu ve yönetmenin gedikli oyuncularından eşi Carolyn Purdy-Gordon‘ın da küçük bir rolde yer aldığı Stuck filmindeki birkaç absürt detay sizi biraz gerilimden koparabilir. Fakat kanlı gidişat ve gittikçe acımasızlaşan karakterleriyle ilginizi ayakta tutacaktır.
KÜNYE / IMDB: 6,4
Yönetmen: Stuart Gordon
Senaryo: John Strysik, Stuart Gordon
Oyuncular: Mena Suvari (Brandi Boski), Stephen Rea (Thomas Bardo), Russell Hornsby (Rashid), Rukiya Bernard (Tanya), Carolyn Purdy-Gordon (Petersen)
Müzik: Bobby Johnston
Görüntü Yönetmeni: Denis Maloney
Kurgu: Andy Horvitch
Ülke: Kanada, ABD, İngiltere, Almanya
