Anasayfa 1940'lar Laura (1944) – Film Eleştirisi
Laura (1944) - Gene Tierney, Dana Andrews

Laura (1944) PosterKara film klasiklerinden Laura (Kanlı Gölge, 1944), bir cinayet soruşturmasına odaklanır. Otto Preminger’in yönetmenliğini yaptığı filmde Dana Andrews dedektif rolünde yer alırken tiyatro geçmişi olan Clifton Webb ise beyazperde deneyimi pek olmamasına rağmen herkesten rol çalmayı başararak filmin parlayan yıldızı olarak ön plana çıkıyor. Erkeklerin hayran olduğu kadınların ise imrendiği, filme ismini veren Laura’yı Gene Tierney canlandırıyor. Rebecca (1940) filminin Bayan Danvers’ı olarak en etkileyici performansını ortaya koyan Judith Anderson’ın yanı sıra korku severlerin hayranlığını kazanan Vincent Price’ı da yapımda görmek mümkün. Sağlam oyuncu kadrosu haricinde filmin dikkat çeken ve klasikleşmesini sağlayan diğer unsur ise senaryosu ve yoruma açık olan alt metinleridir.

Kara filmlerde aşina olduğumuz üzere karanlık sokaklar veya izbe otel odaları yerine tiyatral bir izlenim bırakan kapalı mekanlar kullanılır. Gerçek mekan hissiyatı yerini stüdyoya bırakır ve kısıtlı oyuncu kadrosu ile “katil kim” sorusunu sorduran gidişatı, ilk bakışta kara filmi andırmaz. Fakat detaylarına indiğimizde buz dağının görünmeyen kısmına ulaşmamız mümkün olacaktır.

Laura (1944) - Gene Tierney, Clifton Webb, Vincent Price

Filme ismini veren “hayalet kadın” Laura’nın hem ölmeden önce hem de öldükten sonra gönülleri fetheden hikayesine geriye dönüşlerle şahit oluruz. Rebecca filminde olduğu gibi hayalet kadın, şeytansı olmak yerine iyilik meleği olarak tasvir edilir. Soğuk ve iş odaklı bir hayat süren Dedektif Mark McPherson bile onun cazibesinden kaçamaz. Şöminenin üzerinde konumlandırılmış Laura’nın tablosunda buğulu gözlerle bakan maktul adeta bir muammanın çözülmesini beklemektedir. Kadınlara karşı pek güveninin kalmadığını tahmin ettiğimiz dedektif ise ölü bir kadından ya da filmde de ifade edildiği gibi bir cesetten medet umar. Laura’nın parfümünü koklar, içkisini yudumlar, koltuğuna oturur. Sevmek Zamanı (1965) filminde olduğu gibi sadece bir surete aşık olma durumu yoktur. Onun gerçek hayatta da “iyilik meleği” konumunda olmasının da dedektif üzerinde büyük bir etkisi vardır. Filmde bir yere kadar anlatıcı konumunda olan köşe yazarı Waldo Lydecker’in, Laura’yı ihtişamlı ve insanüstü bir kadın olarak anlatmasının da etkisi büyüktür sanırım.

Filmin derinliklerine inebilmek için sürprizleri açık etmek zorunda olduğumdan, yazının devamını izlemeyenler es geçebilirler.

Laura (1944) - Dana Andrews, Clifton Webb

Waldo Lydecker ilk başlarda anlatıcı olarak yer aldığı için onun bakış açısıyla geriye dönüşlere şahit oluruz. Waldo karakteri hakkında farklı görüşler mevcuttur. Kara filmlerdeki biraz süslü ve efemine karakterlerin genellikle eşcinsel olduğu düşünülür. Dedektif ile cüretkâr ilk karşılaşmalarının Waldo’nun küvette çıplakken gerçekleşmesi ise bu imayı destekler niteliktedir. Ayrıca karakterin kendisinin de dediği gibi diğer erkeklerden farklıdır. Fakat Laura’ya aşık olan erkekleri sürekli eleştirerek, beğenmez. Ona göre dedektif maçodur, Laura’nın nişanlısı Shelby ise işe yaramaz jigolonun tekidir. Diğer bir kara film klişesi ise bastonlu erkeklerin iktidarsız olduğudur. Waldo, bu iki özelliği de taşımasına rağmen Laura’ya aşıktır. Fakat şahsen bu aşktan da öte saplantı boyutundadır. Tavırları daha çok aseksüel bir duruş sergiler. Murray Pomerance’ın görüşüne göre Waldo “kadın olmak isteyen erkektir.” Laura’yı kıskanmakta ve yerine geçmek, onun gibi olmak istemektedir. Yine eşcinsel olarak nitelendirilen karakterlerin ortak özelliklerinden biri olan filmin “kötü”sü olma durumu Laura filminde de mevcuttur. Kara filmlerde genellikle efemine karakterlere güven olmaz. “Ölümcül kadın”dan sonra en tehlikeli karakterler eşcinsel izlenimi bırakanlardır. Filmin uyarlandığı Vera Caspary’nin romanında Waldo cinayet silahını saatin içine değil, meşhur bastonuna saklar. Aslında bu hem polisiye açısından daha tutarlıdır hem de iktidarsızlığın sembolü olan bastonu daha da anlamlandıracak bir detay olarak romanda yer alır. Vera Caspary “My Laura and Otto’s” * adlı yazısında filmde bu detayın değiştirilmesine şiddetle karşı çıktığından bahseder.

Laura (1944) - Gene Tierney, Dana Andrews

Film hakkında en çok hoşuma giden, şiirsel ve melankolik bulduğum yorumdan da kısaca bahsetmek istiyorum. Katilini aramakla meşgul olduğumuz Laura’nın filmin ikinci yarısından sonra ortaya çıkması bütün olayın rengini değiştirir. Laura’nın tablosuna karşı içkisini yudumlayıp, parfümünü koklayan dedektif, kısa bir süreliğine koltukta uyuyakalır. Kapının açılmasıyla uyandığında ise Laura tam karşısındadır. Bundan sonrası dedektifin rüyasıdır. Aşık olduğu ölü kadının canlanıp gelmesini bekliyormuş gibi onun evinde vakit geçiren dedektif, rüyasında ona kavuşur. * Filmin devamında böyle bir alt metne dair bir detay olmadığından bu çıkarımı yapmak doğru değil ama bu romantik yorumu kara film severler için eklemek istedim. Cinayete kurban gittiğini düşündüğümüz Laura’nın yerine aslında başka bir kadının öldürülmüş olması filmin salt gerçeği. Öldü sandığımız karakterin sağ salim karşımıza çıkması; dedektif temalı filmler arasında dönemine göre şaşırtıcı bir gelişme olarak türe büyük bir katkı sağladığını söylemek mümkün.

İzleyiciyi ikiye bölen alt metinlerinin yanı sıra çekim hikayesi de çalkantılı olmuştur. Rouben Mamoulian ile başlayan çekimlerin beğenilmemesi üzerine Otto Preminger yönetmenliği devralmış ve Mamoulian’ın çektiği sahneler çöpe gitmiştir. Böylece Preminger kariyerinin en parlak işlerinden birine imza atmış olur.

Laura filmi, hem oyuncu kadrosu hem de senaryo ve karakterler açısından kara film severleri memnun edecek klasiklerden biri. Filmin meşhur tema müziğini aşağıdan dinleyebilirsiniz. Ayrıca Laura filmini de dahil ettiğim “İzlenmesi Gereken 30 Kara Film” listesine de göz atabilirsiniz.

Laura (1944) PosterKÜNYE / IMDB: 8,0

Yönetmen: Otto Preminger

Senaryo: Jay Dratler, Samuel Hoffenstein, Elizabeth Reinhardt, Ring Lardner Jr.Vera Caspary (romanından)

Oyuncular: Gene Tierney (Laura Hunt), Dana Andrews (Dedektif Mark McPherson), Clifton Webb (Waldo Lydecker), Vincent Price (Shelby Carpenter), Judith Anderson (Ann Treadwell)

Müzik: David Raksin

Görüntü Yönetmeni: Joseph LaShelle, Lucien Ballard

Kurgu: Louis R. Loeffler

Ülke: ABD

Benzer Yazılar

Yorum Yazın